Mide Fıtığı Kansere Çevirir mi?

Mide Fıtığı Kansere Neden Olur mu?

Mide fıtığı kansere çevirir mi, mide fıtığı kansere neden olur mu sorusu çok sık sorulmaktadır. Çok ciddi bir hastalık olan mide fıtığına maalesef ki hastalar tarafından çok önem verilmemektedir. Bir çok hasta yoğun şikayetler yaşamasına rağmen beslenme alışkanlığına dikkat etmediği ve tedavisini ihmal ettiği için  hastalığın ilerlemesine neden olmaktadır.
Mide fıtığı midenin yemek borusuna doğru ilerlemesi sonucu ortaya çıkan anormal bir yapılaşmadır denebilir. Kişilerde çok ciddi mide sorunlarına neden olur. Bunun nedeni ise mide kapakçığının, midenin yukarı doğru ilerlemesi  nedeni ile işlevini tam yapamamasıdır. Mide kapakçığı yemek borusu ile mide arasında kapı görevi görmektedir. Yukarıdan gelen yiyecekler buradan mideye doğru iner ve kapakçık kapanır. İçerde mide asidi ile öğütülür. Mide kapakçığı midenin yukarı doğru taşmasından dolayı kapanamaz ve mide asidi yukarı yemek borusundan ağza doğru ilerleme yaptığı için ağır reflü şikayetlerine neden olur.
Fıtık şikayetlerinin tek tedavi yolu ameliyattır. Buradaki fıtıklaşma ameliyatla tamir edilmeye çalışılır. Mide fıtıklarında ameliyat kararı alınabilmesi için ancak büyük ve yaşattığı şikayetlerden dolayı yemek borusuna ve mideye ağır hasar vermiş olması gereklidir. Küçük fıtıkların tedavisi için hastaya reflüye neden olabilecek beslenme alışkanlıklarının düzene sokulması, bazı öneriler ve ilaç tedavisi uygulanarak hastalık kontrol altına alınır. Her altı ayda yada yılda bir endoskopi çekilerek fıtığın durumu ve verdiği hasarlar kontrol edilir. Hasta kendine dikkat ederse ve gerekli tedbirlere uyarsa hastalıktan dolayı hasar oluşması da engellenmiş olur. Hasta bir ömür boyu mide fıtığı ile çok rahatlıkla yaşayabilir. Ancak dikkat edilmeyen ve önem verilmeyen fıtıklar yoğun reflü şikayetlerine neden olur. Reflü ise midede ve yemek borusuna ağır hasar verir.

Mide Fıtığı Şikayetleri

Mide fıtığının en önemli belirtisi reflüdür. Ağza gelen yemek artıkları, asit ve acı su reflü haricinde bir çok hasara da neden olur. Öncelikle yemek borusunu asit zamanla yaktığı için geçmek bilmeyen boğaz enfeksiyonları yaşanır. Özellikle gece uykudan uyandıran öksürükler reflü nedeni ile yaşanmaktadır. Boğaz enfeksiyonu tedavi edilse de reflü nedeni ile yukarı çıkan asit yenilemesine neden olur. Bu nedenle boğaz ve yemek borusunda yoğun hasar yaşanır.
Mide içerisinde gastrit ve ülser ise fıtığın yarattığı diğer şikayetler ve hastalıklardır. Tedavi edilmeyen ve tedavisine dikkat edilmeyen mide fıtıkları mide kanamalarına bile neden olabilecek mide delinmelerine neden olabilir.
Geğirme şikayeti kişilerin en rahatsız oldukları problemler arasındadır. Günlük yaşamını etkileyen geğirme sorunu yediklerine dikkat etmeyen mide fıtığı hastalarında çok daha fazla yaşanır. Midede gaz birikmesi ve bu gazı atabilmek için geğirme ihtiyacı çoğunlukla yaşanırken hazımsızlık yediğini hazmedememe ve mide şişkinlikleri çok görülür.
Kusma ve bu şekilde midenin kendini rahatlatma ihtiyacı ile yemek borusu ağır hasar görür. Kusma, mide bulantısı şikayetleri hastalığın belirtileri arasında olduğu kadar çok kusan, midesinde şikayet olan kişilerde ise kusma sonucu da mide fıtığı oluşabilir. Kusarken karın içi basınç mideyi yukarı doğru iter ve bu zorlanma sonucu mide fıtığı oluşmasına yada var olan fıtığın büyümesine neden olur.
Ses kısılması reflünün bir diğer etkilerindendir. Ses tellerinde ağır hasar oluşması sonucunda ses kısılması hatta ses tellerinde polip ve tümör oluşmasına neden olan durumlar yaşanabilir.
Kişi eğer yutkunmada güçlük yaşıyor ise mide fıtığının en önemli belirtisi ile karşı karşıya olabilir. Mide fıtığı olan hastaların büyük çoğunluğunda yutkunmada güçlük yaşanır. Nefes almada güçlük de diğer şikayetlerin arasında yer alır. Özellikle gece nefes almada güçlük yaşanması ile çok karşılaşılır. Kişi astım ve zatürre rahatsızlığına yakalanabilir. Genelde kronik bir öksürük bir türlü geçmez.
Mide ağrısı ve mide çevresinde ağrılar oluşması mide fıtığı hastalığının diğer belirtileri arasındadır. Şikayetler ilerlemiş fıtıklarda çok daha ağır yaşanır. Küçük olan fıtıklarda ise şikayetler ilerlemiş olan fıtıklara göre çok daha az olsada kişinin günlük yaşamını etkiler derecededir.

Mide Fıtığı Neden Olur?

Mide fıtığı genelde 50 yaş üzeri kişilerde kasların zayıflaması ve yaşlanması sonucu çıkabilir. Her yaşta oluşabilen fıtıklar özellikle kadınlarda hamilelik dönemlerinde çok yaşanır. Bunun nedeni karın iç basıncının artmasından kaynaklanır. Karın iç basıncı bebeğin büyümesi ile çoğalır ve midenin yukarı diyaframa doğru itilmesine neden olur. Kadınlarda özellikle hamileliğinde çok kilo alan kişilerde çok daha fazla görülür. Zor doğum ve hamilelikte kabızlık nedeni ile ıkınma da basıncın artmasına ve midenin yukarı doğru itilmesine nedendir. Hamilelerde görülme sıklığı çok fazla olduğu için de en çok kadınlarda hamilelik dönemlerinde oluşur.
Karın iç basıncının artması fıtığın oluşma nedenlerindendir. İç basınç sadece hamilelikte değil aşırı kilolu olan kişilerde kilodan ve karın içi yağlanmasından artar. Aşırı kilolu kişilerin, çok öksüren kişilerin, bağırsak fonksiyonları bozuk, tuvalette çok ıkınmak zorunda kalan kişilerin ve özellikle çok kusan kişilerin karın basıncı artar ve mide zorlanarak yukarı itilir. Yukarıdaki kaslarda zamanla aşınma ve midenin yukarı taşması görülür.

Ağır yük altına giren kişilerde çok sık karşılaşılan fıtıklar mide bölgesinde de oluşur. Zorlanma fıtık oluşmasına en büyük nedendir. Stres ve sinir bir çok hastalığın nedeni olduğu gibi mide rahatsızlıklarının da nedenlerindendir.

Mide Fıtığı Kansere Çevirir mi?

Mide fıtığı şikayetleri ve mide fıtığı nedenleri göz önünde tutulur ise hastalık zor ve ciddi bir tedaviyi gerektirmektedir. Nedenlerine dikkat ederek daha fazla zorlamamak adına önlemler alınmalıdır. Hastalığın teşhisi konduğunda ise şikayetlerden kurtulmak ve mide ile yemek borusunun daha hasar görmemesi için tedaviye dikkat etmek gerekir.
Mide fıtığından kurtulmanın tek yolu ameliyattır. Ameliyatla mide yemek borusuna doğru sarılır ve kişi fıtıktan bir ömür boyu kurtulmuş olur. Genelde günümüz şartlarında kapalı laparoskopi yöntemi ile yapılan ameliyatlar çok başarılı sonuçlar verir. Kişiler bu ameliyatla bir ömür boyu beslenmesine dikkat etmekten kurtulur ve bir ömür boyu ilaç içmek zorunda kalmazlar.
Ameliyat kararı alınamayan diğer fıtıklar ise doktor kontrolüne alınarak tedaviye başlanır. Fıtık ilaçla tedavi edilemez. Fıtık sabit kalır fakat dikkatli beslenme, yaşam şartlarının düzenlenmesi ve uygun ilaç tedavisi ile mide fıtığı şikayetleri azaltılmaya çalışılır. Bu şekilde reflü nedeni ile fıtığın verdiği hasar azaltılır.
Eğer mide fıtığı tedavisine başlanmaz ve kişi dikkatli olmaz ise bu ciddi sonuçlar doğurur. Kanser ise karşılaşılan en kötü sonuçlar arasındadır. Mide fıtığı kansere çevirir mi, mide fıtığı kansere neden olur mu sorularının yanıtı ise mide fıtığı kansere neden olmaz ama mide fıtığı nedeni ile yaşanan şikayetler sonucu oluşan hasarlar kansere neden olabilir. Bunun nedeni ise yemek borusunun yoğun asit nedeni ise hasar görmesidir. Yemek borusunda sık yaşanan reflü nedeni ile hasarlanmalar oluşur. Sık enfeksiyon yaşanır ve yemek borusunda hücre değişimleri oluşabilir. Normal olan hücreler zamanla anormal hücre değişimine uğrarlar. Berrett hücresi adı verilen bu hücreler kanser öncesi evre denilen Berrett metaplazisi sonrasında da Berrett kanserine dönüşmektedir. Yani yemek borusu kanseri oluşma riski dikkat edilmeyen mide fıtıkları nedeni ile yaşanır.
Mide kanseri de gene dikkat edilmeyen mide reflüleri ile oluşan yaralar sonucu yaşanabilir. Yara ve gastrit mide fıtığında çok görülür. Yediklerine ve içtiklerine dikkat etmeyen kişilerde bu yaralar bir türlü iyileşme göstermez. Yara tekrarlar durur ve zaman içerisinde bu yaralarda değişimler ve anormal hücre oluşumları gözlenir. Mide kanseri ve yemek borusu kanseri olma riski tedavisine dikkat edilmeyen mide fıtıkları yüzündendir. Mide fıtığı kendisi kanser riski taşımasa da yarattığı sorunlar buna nedendir.

Mide Fıtığı Tedavisi

Mide fıtığının ameliyat edilme durumunda tam olarak geçmesi söz konusu iken ameliyat edilmeyen fıtıklar için bir ömür boyu dikkatli olunması ve uygulanması gereken kurallar vardır.
Öncelikle kişiler reflüyü önlemek zorundadır. Bunu yapabilmek için yenmemesi ve içilmemesi gereken besinler vardır. Gazlı içecekler, yağlı yiyecekler, baharatlar, turunçgiller, çikolata, kahve, nane, kızartmalar gibi mideye dokunacak yiyecekler yenmemelidir.
Yatmadan en az 3 saat önce yemek ve içme işlemi kesilmelidir. Yatağa boş mide ile girilmelidir. Yemekten sonra en az bir saat oturup kalkerken dikkat edilmeli, yere doğru eğilerek mide kapakçığının açılmasına neden olan hareketler yapılmamalıdır. Yemek sonrası kişi bir saat boyunca oturmalıdır. Yatmak ve yere eğilmek sakıncalıdır.
Yatak başlığı yükseltilerek oturur şekle yakın bir pozisyonda yatılmalıdır. Tam olarak uzanmamalı ve yemek artıklarının ve mide asidinin gece yukarı doğru çıkması engellenmelidir.
Hastaya ilaç tedavisi uygulanır. Bu ilaçlar mide yaralarının iyileşmesi, korunması amaçlıdır. Reflüyü önlemek ve reflünün yarattığı hasarı düzeltmek amaçlı verilen ilaçlar bir ömür boyu kullanılmalı ve mide ile yemek borusunun hasar görmemesi sağlanmalıdır.
Mideye dokunacak aspirin, kan sulandırıcı ve ağrı kesici gibi ilaçlar içilmemelidir. Doktorunuzun önerilerine harfiyen uyulmalı ve yasaklarına dikkat edilmelidir. Bu şekilde mide fıtığından dolayı yaşanan şikayetler azalır ve mide ile yemek borusu da hasar görmekten korunmuş olur.
Mide fıtıkları ciddiye alınması gereken hastalıklar arasındadır. Fıtık tek başına tehlike oluşturmazken yaşattığı şikayetler mide, yemek borusu, ses telleri ve boğaz için tehlikelidir. Kişi mide fıtığı ile yaşamayı öğrenmeli ve oluşacak hasarlar için önlem almalıdır. Yeme içme alışkanlığını değiştirmeli, hayatını bu hastalığa uygun yaşamalıdır. Alınacak tedbirler ve tedavi ile hastalık başka hastalıklara neden olmaz. Devamlı doktor kontrolünde kalarak fıtığın boyutlarında, midede ve yemek borusunda oluşabilecek değişimlerden haberdar olmalıdır.

Konuyla alakalı mide fıtığı ameliyatsız geçer mi yazımız ilginizi çekebilir.