Siyah Çay Nerede Keşfedildi? En Güzel Nasıl Demlenir? - kadinvsaglik.com

Siyah Çay Nerede Keşfedildi? En Güzel Nasıl Demlenir?

Siyah çay da tıpkı normal çay gibi, Camellia Sinensis bitkisinin genç yapraklarının işlenerek, kaynatılmış suda demlenmesiyle elde edilen içecektir. Tüm dünyada, özellikle Çin, Hindistan, Türkiye ve Sri Lanka gibi ülkelerde yetiştirilmektedir. Zorlu bir hasat dönemi gerektiren çay, ardından da oksitlenme süreci ile karşılaşır. Siyah çay, beyaz çay, oolong ve yeşil çay gibi türlerin oluşumu da bu oksitlenme sürecinde meydana gelir. Siyah çay, oolong, yeşil ve beyaz çay türlerine nazaran daha fazla oksitlenmiş bir yapıya sahiptir.

Çoğu kültürde siyah çay olarak bilinen bu çay türü; Türkler için normal çay, Çinliler için de kırmızı çay olarak toplumda kendine yer bulmuştur. Batıya gelindiğinde insanlar çaydan söz ettiklerinde genellikle kastedilen siyah çaydır. Buzlu çay ve sütlü çayın yanı sıra, İngiliz Kahvaltı Çayı ve Earl Grey karışımları da siyah çay kullanılarak yapılır. Türkiye’ye ilk ithal çayı getiren Beta Tea de Türkiye’de çay ile ilgili bilinen tüm yanlışları sunduğu çeşitli ürünleriyle düzeltiyor.

Buna karşın, doğu kültüründe, özellikle Çin ve Japonya gibi ülkelerde çay denildiğinde akla ilk gelen yeşil çaydır. Peki siyah çayın bu kadar popüler olma sebebi nedir?
siyah Çay

Çay’ın türü oksitlenme süresi ile belirleniyor

Çay’ın Çin menşeli olduğu kabul edilir. Ancak Doğu toplumunda popüler hale gelen ve bugün hala orada çay kültürünün temelini yeşil çay oluşturur. Bu kültür, zamanla önce çevre ülkelere, nihayetinde ticaretin de geliştiği Batı’ya yayılır. Uzun yolculuklarla Batı’ya taşınan çay bu süreçte de değişime uğrar. Çünkü, siyah çayın, daha az oksitlendiği için, yeşil çaya oranla, tazeliğini ve lezzetini daha uzun süre koruduğu keşfedilir.

Çin’in Tibet başta olmak üzere komşu ülkelerle yaptığı sınır ticaretinin ilk zamanlarında, çay fermante edilip, kurutulup, tuğlalarla ezilerek, kağıt para olarak kullanılırdı. O zamanlar, Çin’de siyah çay ya bu amaçla kullanılırdı ya da tamamı yurtdışına ihraç edilirdi. Hollandalılar çayı ilk olarak 1610'da Avrupa'ya getirdi, 1658'de İngiltere'ye geldi ve ardından 1700'ler boyunca İngiltere'de Amerikan kolonileri arasında kısa sürede popülerlik kazandı. İngiltere'nin Karayip kolonilerinden şeker ithalatını artırmasıyla 1700'lerde çay talebi büyük sıçramalar yaşadı. 1800'e gelindiğinde, İngilizlerin çay tüketimi çoktan iki katını geçmişti.

Siyah Çay Hindistan’da keşfedildi

Siyah çay üretiminde bir sonraki sıçrama, Camellia sinensis çay bitkisinin bir varyasyonu olan assamica çeşidinin 1823'te Hindistan'ın Assam bölgesinde keşfedilmesiyle yaşandı. Sinensis’den daha hızlı büyüyen ve daha büyük yapraklı olan yeni tür, tad bakımından zengin siyah çay üretimine daha uygundu. Bunu fark eden İngilizler, 1835 yılında Hindistan’ın Nepal yakınlarındaki Darjeeling bölgesinde çay yetiştirmeye başladı. O dönemler bir İngiliz kolonisi olan Hindistan’da siyah çay ticareti kısa sürede popüler bir iş haline geldi ve bu da farklı siyah çay çeşitlerinin ortaya çıkmasının önünü açtı.

Çay’ın Oksitlenme Süreci

Siyah çayı yeşil çaydan farklı kılan, üretim sürecinde çay yapraklarının ısıl işlem görmeden ve kurutulmadan önce tamamen oksitlenmesine izin verilmesidir. Oksitlenme sırasında oksijen, çay bitkisinin hücre duvarlarıyla etkileşime girerek yaprakları, siyah çay yapraklarının ünlü olduğu zengin koyu kahverengiden siyah renge dönüştürür. Oksidasyon, siyah çayın lezzet profilini de değiştirerek, çaya bağlı olarak malt, meyvemsi ve hatta dumanlı notaların eklenmesine yardımcı olur. Buna karşılık, yeşil çay yaprakları işlendiğinde minimum düzeyde oksitlenir. Hasat edildikten sonra, yeşil yaprakları kahverengiye çevirecek ve taze toplanmış lezzetlerini değiştirecek çok fazla oksitlenme oluşmasını önlemek için hızla ısıtılır ve kurutulur. Daha az oksitlenme, yeşil çayın tipik olarak siyah çaydan daha açık renkli ve aromalı olduğu anlamına gelir ve çaya bağlı olarak daha fazla bitkisel, çimenli veya deniz yosunu notaları bulunur.

Beta Tea, (https://www.betateashop.com/) çayın tüm üretim ve paketleme aşamalarını titizlikle yürütüp çay tiryakilerine en kaliteli ve lezzetli çayları sunarak farklılık yaratmaya devam ediyor. Dünyadaki birçok toplum gibi Türkler için de çok önemli olan çay kültüründe yerinin ayrı olduğu siyah çayı olması gereken şekilde çat tutkunlarının beğenisine sunarak Türkiye’de siyah çay konusunda da öncülük ediyor.

Tüm bu süreçleri ile siyah çay elde etmek aslında oldukça meşakkatli bir iştir. İçebileceğiniz en taze siyah çayı aldığınızdan emin olmak için, çayın ne zaman ve nasıl işlendiğini ve paketlendiğinin ibare edilmesi gerekmektedir. Çay ne kadar uzun süre dayansa da bir son kullanma tarihi vardır ve bayatlayabilir. Siyah çayın raf ömrü yeşil çaya göre daha uzundur. Oda sıcaklığında, opak, hava geçirmez bir kapta saklanırsa siyah çay iki yıla kadar tüketilebilir

Sadece bir içecek olarak görülebilecek çayın aslında ne kadar köklü bir tarihe sahip olan önemli bir miras olduğunu anlamak güç değil. İnsanoğlunun önemli anlarına eşlik ederek hayatlarında başrolü üstlendiği içeceklerin başında gelen çayın ülkemizde en çok siyah çay olarak tüketilmesinin de belli başlı sebepleri var. Beta Tea, ülkemize ithal çayı getirmeden önce çok fazla çay alternatifi olmadığı için ve Karadeniz’de yetişen çayların siyah çay olarak üretilmesinden ötürü farklı çay çeşitleriyle tanışılmamıştı. Siyah çayın diğer çaylara göre fiyatı da daha ulaşılabilir olduğu için Türk sofralarında, özel günlerde ve en keyifli anlarda hep siyah çay eşlik etmiştir.

Hiç yorum yok