Mide Fıtığı Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Mide Fıtığı

Mide fıtığı bir çok nedene bağlı olarak midenin yemek borusuna doğru ilerlemesi sonucu ortaya çıkan bir fıtıklaşmadan meydana gelir. Dışarıdan bakıldığında görülmeyen fakat mide sorunları ile kendini belli eden bir durumdur. Genelde 50 yaş üzeri kişilerde kas zayıflaması sonucu çıktığı gibi her yaşta insanda da görülebilen bir anormal yapılaşmadır. Mide fıtığı tedavisi büyük olan fıtıklarda ameliyatla çözümlenirken küçük olan fıtıklarda ise ilaç ve beslenmeye dikkat etmekle çözümlenmeye çalışılmaktadır. Mide fıtığı tedavi edilmezse ne olur sorusunun cevabı ise ağır mide, yemek borusu hasarları ile kendini gösterir. Tedavi edilmeyen yada önlem alınmayan fıtıklar hayati risk taşıyan sorunlara neden olur.
Mide fıtığı belirtileri arasında en yoğunu ağır reflü şikayetleridir. Gece uykudan uyandıracak kadar şiddetli reflü şikayetlerinin yanında mide yanması, kusma, gece öksürükleri, uyku düzeninin bozulması, yutkunmada güçlük, geğirme, nefes almada güçlük, ses telleri hasarı, ses kısıklığı, geçmek bilmeyen boğaz enfeksiyonları, tuvalet alışkanlığının değişmesi, ağza yemek artıkları ve acı su gelmesi, bölgesel ağrılar, uykuda solunum güçlüğü, tekrarlayan zatürre ve astım şikayetleri ile kendini belli eder.
Mide fıtığının genelde % 40 kadarı 50 yaş üzeri kişilerde görülür. Her yaşta görülebilen bu rahatsızlık ülkemizde bir çok kişi tarafından yaşanmaktadır. Yaşlanma ile kasların erimesi sonucu midenin bu kaslardan yukarı doğru çıkması en belirgin oluş nedenidir.
Bir çok nedene bağlı gelişen karın basıncının artması mide fıtığının oluşmasına en büyük diğer nedendir. Mide basıncı bir çok sebeple artar. Buna en büyük neden hamilelikte bebeğin büyümesi sonucu karın içi basıncın artması ile kadınlarda oluşmasıdır. Ikınma, zor doğum ise karın içi basıncın hamilelerde artmasına neden olan diğer nedendir.
Karın içi basınçın artması bağırsak sorunları yaşayan kişilerde de görülür. Kabızlık yada ishal olma durumu karın içi basıncın artma nedenlerindendir. Özellikle kilolu kişilerde karın içi basıncın artması fazla kilo ve yağlardan olur. Kilolu kişilerde mide fıtığı ile çok karşılaşılır. Kilo iç organları bu basıncın artması sonucunda sıkıştırmakta ve bunun gibi bir çok sorun yaşanmasına neden olmaktadır.
Ağır yük altına giren kişilerde zorlanma sonucu mide yukarı doğru itilir. Bu durum kas hasarlarına ve mide fıtığına neden olur. Uzun süreli kronik öksürükler de bu zorlanmayı yaratır. Bunun yanında stres ise mide sorunlarının yaşanmasında en büyük nedenlerden biridir.

Mide Fıtığı Tedavisi

Midede oluşan şikayetlerle doktora gidildiğinde doktorunuz fiziki muayene sonrasında şikayetleriniz doğrultusunda sizden bir endoskopi isteyecektir. Bu hastalık ancak endoskopi muayenesi sonrasında ortaya çıkabilir. Endoskopide mide fıtığının boyutu, verdiği hasarlar, mide içi durum, yemek borusundaki hasarlar ortaya tam olarak çıkar.
Mide fıtığı tedavisi ise büyük ve çok hasar verenlerin ameliyat edilmesi ile çözümlenir. Küçük olanlara ise ameliyat kararı verilemez. Küçük mide fıtığı olan kişiler ise bir ömür boyu beslenme alışkanlıklarını değiştirmek ve ilaç kullanmak zorundadır.
Hasta yediklerine çok dikkat etmelidir. Akşam yatmadan en az 3 saat öncesinden yeme içmeyi kesmelidir. Yemek yedikten bir saat sonrasına kadar ise yatmaz ve eğilip bir şeyler almaz. Ayakkabı bağcıklarını bile eğilip bağlamamalıdır. Bu bir saatlik dilim içerisinde bu gibi hareketler yapılır ise yoğun reflü şikayetlerine neden olur. Bunun nedeni ise fıtık yüzünden mide kapakçığının tam kapanamaması kaynaklıdır. Buradaki şişlik kapakçığın kapanmamasına ve kişinin yediklerinin ve mide asidinin yemek borusuna doğru gelmesine neden  olur. Mide asidi yemek borusunda yoğun hasara neden olur.
Mide fıtığı tedavisi için kişinin yediği besinlere çok dikkat etmesi gereklidir. Çikolata, kahve, turunçgiller, asitli içecekler, yağlı yiyecekler, kızartmalar, baharatlı ve acılı yiyecekler mide reflüsünü tetikleyen gıdalardır. Mide fıtığı olan kişi bu yiyeceklerden ve içeceklerden bir ömür boyu uzak kalmak zorundadır.
Yatarken arkasına konan yastık bile reflüyü engelleyemez. Bu nedenden dolayı yatağın arkasının kaldırılması ve kişinin oturura yakın şekilde yatması gereklidir.
Aspirin, kan sulandırıcılar ve ağrı kesiciler gibi mideye dokunan ilaçlar içilmemelidir. Doktorunuz size midenizi korumak için bir mide koruyucusu verecektir. Bunun yanında reflü şikayetleri ve mide hasarlarının önlenmesi ve tedavi edilmesi için ilaç desteği verilir. Bu ilaç desteği bir ömür boyu kullanılmak zorundadır. Mide fıtığı tedavi edilmezse yada önlem alınmaz ise bir çok kötü sonuç ile karşılaşılabilir. Ciddi ve çok dikkat edilmesi gereken bir hastalıktır.

Mide Fıtığı Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Mide fıtığı tedavisinde alınan ilaçlar midenin bu durumdan etkilenmesini önlemek için alınır. İlaçlar alınmaz ise mide yoğun hasar görür. Mide içerisinde gastrit ve ülser oluşur ve mide delinmelerine neden olan durumlar bile yaşanmaktadır. Tedavi edilmeyen yada dikkat edilmeyen mide fıtıklarında mide kanaması ile hastaneye giden bir çok hasta bulunmaktadır.
Bir yaşam boyu dikkat edilmesi  gereken ciddi bir durum olan mide fıtığı ağır reflü şikayetlerine neden olur. Mide borusunda ağır hasarlar oluşturur. Geçmek bilmeyen boğaz enfeksiyonları çok sık yaşanır. Bunun nedeni ise yaşanan reflünün boğaz içini tahribata uğratmasıdır.
Ses kısıklıklarına neden olan reflü aynı zamanda ses tellerinde polip ve tümör oluşmasına neden olur. Bazı kişilerde bu tümör ve polip büyüme gösterir ve ses tellerinde geriye dönülemeyen hasarlar bile bırakabilir.
Yemek borusu reflü nedeni le ağır hasar görür. Yemek borusu içerisinde ki hücreler zamanla değişim gösterebilir. Barrett hücresi adı verilen bu hücreler yemek borusunun mideden gelen safta ile hasarı sonucu normal hücrelerin değişim göstermesi nedeni ile ortaya çıkar.
Kanser öncesi evre adı verilen Barrett metaplazisi tedavi edilmeyen fıtıklarda görülür. Bu kanser öncesi dönemdir ve hastalık tedavi edilmez ise bu hücreler mide borusu kanserine çok rahatlıkla dönüşür. Mide kanserine dönüşme riski de tedavi edilmeyen ve dikkat edilmeyen fıtıklar için söz konusudur. Mide yaraları büyür, kanamalar olur, kahve telvesine benzeten mide kanı ağızdan ve dışkıdan gelebilir. Kişide kansızlık ile fark edilen mide kanaması çok ciddi bir hayati risk taşımaktadır.
Hastanın günlük yaşamını kötü etkileyen reflü, geğirme, gece öksürükleri, mide yanması, kusma ve bunun gibi pek çok mide sorunu yaşanır. Bu hastalığın tedavi edilmemesi şarttır ve doktorunuz gerekli görür ise ameliyat edilir. Gerek görmez ise bir ömür boyu ilaç desteği alınır ve bunun yanında beslenme alışkanlığına dikkat edilir.
Mide fıtığı ameliyatsız ancak endoskopik bir kaç tedavi yöntemi ile tedavi edilebilir. Bu tedaviler için ise doktorunuz sizden bazı tetkikler ister. Gerekli şartlar mevcut ise endoskopik bir kaç tedavi yöntemi de uygulanabilir. Mide şikayetleri ne kadar artarsa fıtıkta o derece büyümüş yada verdiği hasarlar çok daha yoğun bir hal almış demektir.

Mide Fıtığı Ameliyatı

Mide fıtığı ameliyatı çok kısa süren ve tehlikesi olmayan genelde kapalı gerçekleşen bir ameliyattır. Kapalı ameliyat denen laparoskopi yöntemi ile yapılır. Karın üzerinden bir kaç delik açılır ve bu deliklerden giren doktorunuz kamera eşliğinde ameliyatınızı gerçekleştirir. Midenin sarkan, büyümüş olan kısmı yemek borusu çevresine sarılır ve bu şekilde mide kapakçığı rahatlatılır. Hastalıktan tam olarak kurtulmanın tek yolu bu ameliyattır. Bu ameliyatı olan kişiler bir daha fıtık sorunları ve şikayetleri yaşamazlar. Bir ömür boyu ilaç kullanmaktan ve mide fıtığının verebileceği ağır hasarlardan kurtulmuş olurlar.
Günümüz şartlarında yapılan bu ameliyatta başarı oranı % 90'nın üzerindedir. Bu tedavi ile hasta çok rahatlar. Tedavi öncesi kilosu var ise bir daha bu hastalığa yakalanmamak için karın iç basıncını rahatlatabilmek için acil kilo verir. Beslenmesine dikkat eder. Bir müddet sıvı şekilde beslenir. Katı gıdaya geçiş zamanla kademeli olarak sağlanır. Ameliyat sonrası ilk hafta ve ilk bir ay  çok önemlidir. Hasta kendine bu iyileşme sürecinde çok dikkat eder.
Mide fıtığı tedavi edilmezse ne olur sorusu ile çok karşılaşılmaktadır. Bu soru fıtık sorunu olan kişilerde çok sorulur. Genelde ameliyat öncesi ameliyattan korkan kişiler tarafından sorulur yada hastalığının ne kadar ciddi olduğunun farkında olmayan kişiler tarafından çok sorulur.
Çok ciddi ve mutlaka tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır ve ameliyat kesin tedavidir. Ameliyat olmayan kişiler de doktorlarının verdiği beslenme, diyet ve ilaç tedavisine kesinlikle uymak zorundadır.